2011’de Suriye, 2013’de Türkiye’de başlayan gösteriler karşısında değişik yorumlarda bulunulmuştur. Suriye’deki gösterilerin Beşşar Esad’ın meşruiyetini kaldırdığını söyleyen taraf, şimdi aynı şeyi Türkiye için söylemiyor. Hatta; çapulcu, ajan, provakatör, marjinal gibi nitelemelerde bulunuldu.
Türkiye içişleri bakanlığı yayınladığı bildiride Türkiye’deki gösterilere 2.5 milyon insanın katıldığını öne sürdü.
Kabul ediyoruz.
Suriye içişleri bakanlığı 2011’de ülkesindeki göstericilerin sayısını 120 bin olduğunu öne sürmüştü.
Yine kabul ediyoruz.
Ülkelerin nüfus sayısına orantılı olarak hesap edelim. Türkiye nüfusu 75 milyon. Suriye nüfusu 23 milyon.
Yani; Türkiye’de her 30 kişiden biri gösterilere katılmıştır.
Suriye’de ise her 192 kişiden birisi gösterilere katılmıştı.
Buna ek olarak; Suriye’de o zamanlarda dış ülkelere bağlı gösteri müteahhitleri sıfatı bile çıktığını, ülkenin bütün küçük suçluların para karşılığında gösteri ve özgürlük talep etmeleri sağlandığını, gösterilerin çoğu El cezire gibi kanallara 5 dakika süren bir film çekmek için çok kısa olduğunu, değişik tekniklerle sayıların TV’de çoğaltıldığını unutmamış durumdayız.
Şimdi kim meşruiyetini yitirmiş bakalım?